Modern Zamanlar (Charlie Chaplin)

“Gülümse, umudunu kaybetme, başaracağız.”

“Başaracağım, bir evimiz olacak; bunun için çalışmam gerekse bile.”

   Modern Zamanlar filmi, 1930’lu yıllarda hüküm süren Büyük Ekonomik Buhran sırasında makineleşmenin de etkisi ile monotonlaşmış çalışma şekilleri, bozulan ekonomik ve toplumsal koşulları, artan işsizlik sorunlarını dile getirdiği bu film Charlie Chaplin’in ilk kez 1914 yılında yarattığı “Küçük Serseri” (Şarlo) tiplemesine dayanan son filmidir. Charlie Chaplin, filmde kapitalist ve modernist sistemin de eleştirisini yapmıştır. Filmde asla ismiyle hitap edilmeyen bir fabrika işçisi, çalıştığı kurumun hiç de gerçekçi olmayan üretim planına uymaya zorlanır. Aynı zamanda, modern toplumun karmaşasıyla biçimlenen bir aşk hikayesidir.

   Modern Zamanlar, her ne kadar önceleri ‘sınıf mücadelesi’ temasıyla sınırlı kalarak aşırı politik ve propagandacı bir dil kullandığı gerekçesiyle eleştirilse de daha sonraları pek çok sinema eleştirmeni ve araştırmacısı tarafından, bir dönemin sosyal gerçekliğini ve bu gerçeklik doğrultusunda insan doğasında yaşanan dönüşümü gözler önüne sermesi ve bu sayede “modern insan” kavramını anlamamız noktasında önemli bir film olarak görülmüştür.

https://www.youtube.com/watch?v=HAPilyrEzC4

Tom Amca’nın Kulübesi (Harriet Beecher Stowe)

  Tom Amca’nın Kulübesi hem dünya edebiyatının klasiklerinden biridir, hem de yarattığı toplumsal ve siyasi fırtınalarla ABD tarihine damgasını vurmuş bir romandır. Amerikan toplumunun kölelik konusundaki utanç verici tutumunu acımasızca yargılayan ve siyahların yaşadıkları acıları ayrıntılarıyla gözler önüne seren yapıt 1852’de yayımlandığında büyük tepki almıştır. Eser köleliğin korkunçluğunu, insan doğasına aykırılığını, ahlaki ve dini açıdan da yanlış olduğunu dile getirir. İnsanlar arasında dil, din, ırk ve renk ayrımına karşı çıkan eser, “ Tüm insanlar eşit haklara sahip olmalıdır. İnsanların özgürlüğünü korumak, özgür değilse özgürlüğünü kurtarması gereken her şeyi yapmak insanın ve ahlakın hedefidir.” düşüncelerini içerir. Ayrıca kitap, Amerika’da kölelik kurumunun kaldırılmasında büyük rolü vardır.

 “Bu nasıl kanundu ki, insanların sağduyusunu, aklı, mantığı hiçe sayıyordu! Nerede kalmıştı parlak sözlerle anlatılan insan hakları, şaşmaz adalet!”

 “Biliyorsunuz, ayrıcalıklarınız yüzünden kendinizi kimsenin üstünde hissetmemelisiniz, ayrıcalıklarımız ödüllerimizdir, bunu hep anımsamalıyız.”

 “Asıl anlatılmaya değer olan ve çok sık, her gün anlatılan, yürek tellerini yırtıp koparan, güçlünün kârı ve çıkarı adına zayıfın un ufak edilmesidir!”

Yorum Yap